بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

إِلَّا عَلَىٰٓ أَزۡوَٰجِهِمۡ أَوۡ مَا مَلَكَتۡ أَيۡمَٰنُهُمۡ فَإِنَّهُمۡ غَيۡرُ مَلُومِينَ ٣٠

Ancak zevcelerine veya milki yemînlerine başka, Çünkü bunda levm olunmazlar.

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَمَنِ ٱبۡتَغَىٰ وَرَآءَ ذَٰلِكَ فَأُوْلَٰٓئِكَ هُمُ ٱلۡعَادُونَ ٣١

Fakat ondan ötesini arayanlar, işte onlar haddi aşan hâşarılardır.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَٱلَّذِينَ هُمۡ لِأَمَٰنَٰتِهِمۡ وَعَهۡدِهِمۡ رَٰعُونَ ٣٢

Ve onlarki emanetlerine ve ahdlerine riayet ederler.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَٱلَّذِينَ هُم بِشَهَٰدَٰتِهِمۡ قَآئِمُونَ ٣٣

Ve onlarki şâhidliklerinde dürüstûrler.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَٱلَّذِينَ هُمۡ عَلَىٰ صَلَاتِهِمۡ يُحَافِظُونَ ٣٤

Ve onlarki namazları üzerine muhafızlık ederler.

– Elmalılı Hamdi Yazır

أُوْلَٰٓئِكَ فِي جَنَّٰتٖ مُّكۡرَمُونَ ٣٥

İşte onlar cennetlerde ikrâm olunanlardır.

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَمَالِ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ قِبَلَكَ مُهۡطِعِينَ ٣٦

Şimdi nevar o küfredenlere ki sana doğru boyunlarını uzatarak koşuyorlar.

– Elmalılı Hamdi Yazır

عَنِ ٱلۡيَمِينِ وَعَنِ ٱلشِّمَالِ عِزِينَ ٣٧

Sağdan ve soldan fırka fırka.

– Elmalılı Hamdi Yazır

أَيَطۡمَعُ كُلُّ ٱمۡرِيٕٖ مِّنۡهُمۡ أَن يُدۡخَلَ جَنَّةَ نَعِيمٖ ٣٨

Onlardan her kişi naîm cennetine sokulacağını ümid mi ediyor?

– Elmalılı Hamdi Yazır

كـَلَّآۖ إِنَّا خَلَقۡنَٰهُم مِّمَّا يَعۡلَمُونَ ٣٩

Yağma yok, biz onları o bildikleri nesneden yarattık.

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَلَآ أُقۡسِمُ بِرَبِّ ٱلۡمَشَٰرِقِ وَٱلۡمَغَٰرِبِ إِنَّا لَقَٰدِرُونَ ٤٠

Artık o müşriklerin, mağriblerin Rabb’i için yemîne ne hacet, şüphesizki biz elbette kadiriz.

– Elmalılı Hamdi Yazır

AYARLAR
Okuyucu